Merhaba arkadaşlar
Hepimizin özellikle yaşadığımız hayat içerisinde birbirinden farklı konularda bir çok gelecek hedefimiz vardır
İş hayatımız da daha iyi bir kariyer yakalamak, özel hayatımız da ihtiyacını hissettiğimiz duygulara ulaşmak ve elbette ki eğer bu bloğu okuyorsanız Kendo’da yaptığınızı büyük oranda düşündüğüm için Kendo’da ilerlemek istiyoruz.
Her şeyde olduğu gibi hayatın kendisi içerisinde yer alan “neden-sonuç” ilişkisi ile birlikte gelen “yaptım-oldu” gibi eşleştirmeler bir çok şekilde bulunmaktadır.
Ama sanırım asıl mesele “yaptım”, nasıl yaptın? Ne zaman yaptın? Doğru mu yaptın? Yanlış mı yaptın?
İngiltere’ye yerleştiğimden beri düşünmek için inanılmaz çok vaktim var. Burada hayatın ritmi çok sakin ve sessiz.
Benim de bir çoğunuz gibi Kendo’da hedeflerim var, sadece bir sonraki seviye sınavımı düşünmüyorum! Bununla beraber (belki size saçma gelebilir ama) Kendo’ya daha fazla nasıl katkı sağlarım diye de düşünüyorum. Ve bağlı bulunduğum ülkenin (British Kendo Association- BKA) Kendo derneğine nasıl faydalı olabilirim diye düşünüyorum.
Buraya geleli hemen hemen 5 yıl olacak, bu süreç içerisinde acımasız bir pandemi yaşadık, hayat durdu hepimiz adına, eğer hiç pandemiyi yaşamasaydık benim için burada yaşadıklarıma acaba daha neler katmış olurdum diye düşünüyorum. Çünkü hali hazırda şu anda içerisinde olduğum dernek ve diğer dernek üyeleri ile birlikte çok güzel ilişkiler kurmuş bulunmaktayım.
Benim gibi burada da bir çok kişi bir sonraki seviye sınavımız için hazırlanıyor. “Rokudan” !
Eğer her şey yolunda giderse seneye ağustos ayında BKA burada EKF (European Kendo Federation) ile birlikte 6. ve 7.Dan sınavlarını düzenleyecekmiş.
Benim için doğrusu hem ekonomik hem de daha az stresli bir sınav yolculuğu olabilir. Evimden sınav noktasına araba ile mesafe sadece 4 veya 4,5 saat sürüyor. Tek sıkıntı son sefer araba da çok sıkılmıştım.
Godan (5.Dan) sınavını geçtikten hemen sonra çok hızlı bir şekilde bir sonraki Dan sınavına ait dökümanlar, video görüntüleri ve sınava girmiş olan tüm tanıdıklarımdan bilgi toplamaya başladım.
Bu süreç zarfında bazı çok ilginç yorumlar veya beyin fırtınalarına da elbetteki denk geldim. Örneğin;
“6.Dan’ı geçmek için dojo’da öğretmen olmak şart ve o deneğimi kanıtlamış olmak” hööö…. ?!?!?
“6.Dan sınavında kimse neye bakıldığını bilmiyor, o yüzden çok kasmaya gerek yok. Hocaların keyfine kalmış” …. Tabi tabi … hahahahaha
“6.Dan sınavı da diğer sınavlar da olduğu gibi en genç olan kişilerin geçtiği sınavdır” …. Mantıklı değil, üzgünüm.
“6.Dan sınavına ….. ülkesinde girmek çok daha kolay, kesin geçiliyormuş” …. -muşşş ?!?!
Yukarıda saydıklarıma ek olarak o kadar çok değişik yorum duydum ki anlatamam.
Açıkçası ne doğru ne yanlış bende bilmiyorum. Ama bir arkadaşımın dediği noktayı doğru buluyorum;
“Kendo’ya doğru bir şekilde temellerine bağlı kalarak devam edersen, eninde sonunda bir gün 7.Dan olabilirsin” !
Bana göre yukarıdaki cümledeki kilit bölüm “doğru bir şekilde temellerine bağlı kalarak devam etmek”
Şimdi gene bir kez daha belirtmek istiyorum, ben hala basit bir 5.Dan’ım. Haliyle yazdığım şeylerin çok büyük bir kısmı sadece varsayımsal fikirlerim.
Bana göre fiziksel anlamda bir kendocu her zaman elinden geldiğince aktif olabilmelidir. Hala düzgün bir teknik sonrasında ileri gitmesi gerekiyorsa ileri gitmeli, geri gitmesi gerekiyor ise uygun bir şekilde geriye gitmelidir.
“Bu artık yüksek seviye sınavı, zanshin göstermek için ileri koşturmak zorunda değiliz” fikrine kesinlikle katılmıyorum.''Zanshin'' kavramının tam olarak ne olduğunu araştırmak gerekiyor diye düşünüyorum.
Geçen sefer izlediğim seviye sınavlarında fiziksel yeterliliğe sahip olmayanlar bence direk kaldı. Bu tabi ki benim gözlemim!
Teknik ise başka bir konu , hali hazırda elimde kendi sınavları hakkında video görüntüleri olan kendocular var. Kimisi sadece “Men” vurmak önemli diyorken, kimisi “oji-waza yeterli olur” diyor.
Bazıları sınavına klasik olarak “Men” vuruşu ile başlanmalı diye ısrar ediyor, bazıları da “ilk vuruş gerçek bir sayı olsun” diyor.
Bir başka görüş ise, daha zor teknikleri göstermek özellikle etkili bir netice için gerekli diyor.
Hocama göre ise bunların hiçbiri net cevap olamaz. Hala tanımlamalar arasında eksikliklerin olduğunu , ama kesinlikle “şu ya da bu teknik mutlaka yapılmalı” yanlış olur diyor.
Son bir kaç çalışmamda tüm gi-keiko’larımı “Men” vuruşu ile almaya dikkat ediyorum. İlk vuruşumdan bahsetmiyorum, tüm vuruşlarım sadece ''Men'' ile sayı almak üzerine çalışıyorum. Belki bir süre daha bu çalışma şeklini koruyacağım. Sonrasında ise, başka tekniklere sıra ile geçeceğim.
En son konuştuğum hocalardan biri Kanzaki Sensei (8.Dan Kyoshi) oldu. Kendom hakkındaki yorumu her ne kadar içime su serpse dahi, zaman içerisinde nelerin değişebileceğini bilmiyorum.
Umarım bu konuyla alakalı bir sonra ki yazımda hem sınavını geçmiş biri olarak yazarım hem de edindiğim bilgi ve tecrübeyi sizlere doğru ve anlaşılır şekilde aktarabilirim.
Saygılarımla
