20 Kasım 2022 Pazar

Bir Arkadaşımıza Tavsiye Vermek

Merhaba Arkadaşlar,


Bugün umarım herkesin keyfi yerindedir. (Artık hangi gün bu yazıyı okuyorsan o günden bahsediyorum)


Bu yazımda sizlere geçtiğimiz cuma akşamı başıma gelen bir deneyimi paylaşmak istiyorum.

Uzun bir süre önce tanıştığım bir arkadaşım, yakın bir zaman içerisinde tekrar "Dan Sınavına" girmek istediğini söyledi. Bence çok güzel bir haber, insanların sınavdan kaçmalarına veya "ben sınava karşıyım" adı altında korkularını gizlemelerinden hoşlanmıyorum.

Sonrasında , girdiği son sınavda kalmasına rağmen geçmeye yakın bir Kendo yaptığını söylediklerini ifade etti. Bende, elinde son sınav görüntüleri elinde varsa ve sorun olmayacaksa kendimde izlemek istediğimi söyleyince sağ olsun benimle bu kişisel deneyimini paylaştı.

Burada uzun uzun yada tek tek detaylara girmek istemiyorum, ancak her kim ona "Geçmeye yakın Kendo yapmışsın" dediyse Allah onun taa...... !


Şimdi araya ufak bir başka anımızı anlatarak konuyu açmak istiyorum. Ve neden kızdığımı da anlamanızı rica ediyorum.

Yıllar yıllar evvel, Asami Sensei (8.Dan Kyoshi) Türkiye'yi ziyaret ettiği yıllardan birinde Ankara'da kendisinin seminer turnesinin bir ayağında harika bir gün birlikte çalıştık. Ben ve çocukluk arkadaşım ile birlikte bazılarımızın Dan sınavı yaklaşıyordu ve kendisinden tavsiye almak istediğimizi İstanbul'dayken (yanlış hatırlamıyorsam) söylemiştik.

Her neyse, seminerin bitmesine yakın bizleri bir kenara ayırarak eşleştirdi ve birer sınav denemesi yaptırdı. Tabi o an, orada birbirimizi izlerken kendi kendimize "Vayy ... güzel vurdu" yada "Ooo... hoca kesin sınav için yeterlisin" diyecek gibisinden olumlu şeyler var aklımızda.

Neticede tüm bu çalışma ve seminer sona erince yanımıza gelip, "Sen kaldın" , "sen de kaldın" ve çocukluk arkadaşıma da "Bırak sınav için yeterli olmayı, şu anki seviyen için bile uygun kendo yapmadın" gibisinden (uzun zaman geçti dostlar kelimeleri tek tek hatırlamıyorum) derinden yaralayan  ve işin özünde bizlere söyledikleriyle o zaman fena halde dokundurmuştu.

Tabi biraz gençliğin hoyratlığı , biraz tecrübesizliğin verdiği terbiyesizlikle o zaman hocaya içten içe kızıp söylenmiştik. Ancak, arkadaşım "hayatımda aldığım en değerli özeleştiri ve tavsiyeydi, kimse daha önce bu kadar dürüstçe konuşmamıştı" diyerek bambaşka bir bakış açısını bizlere göstermişti.


Bu hikayeyi anlatma sebebini sanırım anladınız, ben de "ahaa... fırsat bu fırsat" diyerek belki kırılır , belki üzülür ama belki olumlu da düşünürse ona ne kadar büyük bir iyilik yaptığımı görür umuduyla her iki sınav maçının görüntülerini tane tane değerlendirdim.

Belki, hem yaşadıklarımızı bilemeyen hem de olumlu düşünmek istemeyen biri okusa kesin "ne kadar sert ve kaba" veya "çok katı bir değerlendirme" diyebilir. Belki de "neden hiç olumlu bir şey söylemedi" de diye düşünebilir.

Ama , olumlu bir şeyler olsaydı zaten sınavından başarıyla çıkmış olurdu. Bu yüzden elimden geldiğince gördüklerimi dürüstçe söyledim ama sadece hatalarını göstermekle de kalmadım, elbette nerede hangi noktaları ne şekilde değiştirmesi gerektiğini de uygun bir dille ifade de ettim.


Tüm bu konuşmaların sonunda bana belki kızar , yada "sende kimsin de bunları bana söyleyebiliyorsun" diyebilir , olmadı okkalı bir küfür edep görüşmemizi kapatabilirdi. En azından aklımdan geçen kötü senaryoların içerisinde bunlar da vardı.

Ama , çok şükür bunların hiçbirini (en azından yüzüme karşı) yapmadı. Aksine, dürüstçe konuştuğum ve sınavını tane tane değerlendirdiğim için teşekkür etti. Umarım bir faydam olmuştur :)


Bana göre Kendo içerisindeki en zor görev birilerine tavsiye vermek. Neden mi ? 

Çünkü benim aldığım terbiye ve bu disiplini getirdiği diğer ahlaki kurallar bazı şeylerin ne hoyratça olmasına müsaade ediyor , ne de bu kadar kolay bir şekilde dile getirmeye yönlendiriyor.


Kendo içerisinde ki sistem, Sensei > Senpai> Kohai şeklinde ilerliyor. Ben nasıl Senpai'yime tavsiye veremezsem, Kohai'm de çok rahat bir şekilde gelipte bana tavsiye vermemeli. Yada daha da kötüsü, ben Sensei'me gidip "hocam , sen vurdun ama ben bile dışarıdan ne yapacağını anladım, şunları şunları bi düzelt" dersem, benim kendi terbiyemi ve Kendo'ya olan bilgilerimi bir kontrol etmem gerekir.

Açıkçası ben Japon sisteminin bir parçası olan yöntemleri kullanmayı çok daha fazla seviyorum. Şu ana kadar hocalarımdan da bunu gördüğüm şekliyle vermeyi tercih ediyorum. 

Bunlar ne diye lütfen sormayın ! Bu kısmı sizin ev ödeviniz, oturun düşünün :)


Herkese teşekkür ederim. Tekrar görüşmek dileği ile


2024 Edinburgh Kendo Seminar - Sakın Kaçırmayın !!!

Merhaba Arkadaşlar, Bilen veya araştıran arkadaşlarımızın severek takip ettiği çok keyifli bir kaç blog'tan biri olan '' Kenshi ...