21 Temmuz 2025 Pazartesi

Bir Azim ve Sabır Hikayesi

Merhaba arkadaşlar,

Bugün size gözlerimle şahit olduğum bir olayı olayı anlatmak istiyorum. 

Bildiğiniz üzere bir süredir sınav yöneticisi (Grading Officer) olarak Birleşik Krallıkta gönüllü olarak görev yapıyorum. 

Yaklaşık 1500-2000 kişilik bir Kendocu topluluğuna sahip bu ülkede her milletten ve her yaş grubundan bir çok kişi Kendo yapmak için bir araya geliyor. 

Etkinliklerin büyük bir çoğunluğu elbetteki seminerler ve sınavlar olunca ben de yerimi alıyorum. 

Kimi zaman çok ilginç hikayeler ile karşılaşıyorum ve bu da kesinlikle onlardan biri demeliyim. 

Bunca zaman içerisinde bir çok kişi gibi bende sınavlara girip başarız oldum. Şu zamana kadar bir seviye sınavından en çok arka arkaya iki defa kaldım. Bununla birlikte bir tanıdığımın uzun zaman önce 9. denemesinde 4.Dan sınavını geçtiğini duymuştum. Kesinlikle azmi ve disiplini beni çok etkilemişti. Hatta kendisi yakın zamanda 6.Dan sınavını da geçti. 

Ama şimdi anlatacağım kişinin hikayesini duyunca inanın gerçek anlamda şok oldum. Öyle kolay kolay bir şeylere şaşırmam veya etkilenmem ama bu gerçekten inanılmaz. 

Bir süredir tanıdığım ve ne zaman bir sınav olsa mutlaka katılan birinden bahsedeceğim. Yasalar ve kişinin özel hayatına saygıdan dolayı ismini vermeyeceğim. 

Ben bu kadar zaman boyunca kendisini bir çok defa seminerlerde gördüm. Kendi halinde ve saygılı bir yapısı olduğu içinde kendimce arkadaşlık etmekten de hoşlanıyorum. 

En son katıldığım seminer ve Dan sınavının olduğu etkinliğe kendisi de katıldı. Kendi kendime umarım bu sefer sınavını geçer diye de düşündüm. Çünkü daha önce izlediğim son üç sınavının iki tanesinde bence geçebilirdi. 
Ama tabi ki jürinin bir kısmı aynı fikirde değildi. 

Sınav kayıt masasına gelipte sınav numarasını teslim ettikten sonra onu çok uzun zamandır tanıyan arkadaşım kulağıma eğilip “umarım bu sefer geçebilir” dedi.

Bende “Bence çok yakın, hatta bana kalsa geçmişti bile” diye fikrimi belirttim. 

Neyse, jüriler masalarındaki yerlerini almış, görevliler sınava girecek olanlara gerekli bilgileri vermiş ve herkes sınavları için hazır durumda beklerken , yanımdaki arkadaşım tekrar bana dönüp “Bilmiyorsun ama bu sınav onun 50. denemesi olacak” dedi. 

Bende “Evet evet duydum, ama 15’den fazla olmuştur diye düşünüyordum” dedim. 

*** İngilizcedeki 15 ve 50 kelimeleri birbirlerine ses olarak çok yakın ve daha da zor olan bölümü ülkenin aksan çeşitliliğinden dolayı İngilizler bile benzeri konularda net olmak için “15 , yani 1 ve 5” veya “50, yani 5 ve 0” şeklinde açıklamayı da hemen yaparlar. 

Arkadaşım hemen dönüp bana “hayır hayır 15 değil, 5 ve 0 yani bu onun 50. denemesi” dedi. 

WOW 😮 

“Nasıl ? 50 mi gerçekten?” diyerek kala kaldım. 

Arkadaşımız tam 10 yılda 50. defa 4.Dan sınavına giriyormuş!!! 

4.Dan sınavları başlayınca beni ayrı bir heyecan sardı. İçten içe sınavını geçmesi için dua ederken buldum kendimi. İlk karşılaşması gayet iyiydi, her hangi bir aşırılık yapmadı, ikinci karşılaşması ilki kadar iyi olmasa da gene de yeterliydi. 

Ama tabi altı tane jüri üyesinin beklentisi nedir kimse bilemez. 

Sınavlar bittiğinde sonuçları kontrol ederken bende meraktan ölüyordum. Bana yardım eden arkadaşım ile birlikte 4.Dan sonuçlarına bakarken resmen kalbimiz deli gibi çarpıyordu. 

Bir geçer not , bir geçer not daha, biri bırakmış , Oww.. biri daha geçirmiş ve son jürinin kararı ile geçmişti. 

Gerçekten de sevindim. 

Sınav sonuçlarını duyurmak için listeyi asmaya giden arkadaşımın arkasından bende gittim. Tepkisini çok merak ediyordum. 

Elleri ile ağzını burnunu kapatmış bir halde kâğıdın asılmasını bekliyordu. Öyle yaşlı biri de değil yani, ama heyecandan başına bir şey gelir mi diye de korkmadım değil. 

Aman tanrım , kendi numarasını duvarda görünce bir anda gözleri doldu ve bana sarıldı. Elbette ki bir çok kişi ne olduğunu anlamadı veya asla anlayamayacak. 

Kendisini tebrik ettim, sınavına dair dürüst fikrimi söyledim. Bence kesinlikle hak etmişti. 

Ciddi olarak mutluluktan dağılmıştı, kendisine vakit varken kata için partneri ile hemen çalışmasını öğütledim. 

Kata sınavını da gayet güzel bir şekilde geçti.

Dilerim bu kadar zaman, uğraş, azimden sonra diğer seviye sınavlarında daha başarılı olur. 

Bence inanılmaz bir azim ve başarı hikayesi. 



Saygılarımla

5 Temmuz 2025 Cumartesi

KendoStar - Yuki Ogata & Mari Suenaga Semineri


Merhaba Arkadaşlar,

Üst üste gelen bir kaç etkinliğin sonunda harika bir seminere katılma şansı elde ettim. 

Yalnızca 2 günlük bir seminer olmasına rağmen, kesinlikle her şey harikaydı. 
Seminer için Manchester’da bulunan harika bir salon kiralandı. Seminere yaklaşık olarak 95 kişi civarında insan kayıt olmuştu. 

Elbetteki kayıt olan kişilerin büyük bir çoğunluğu Birleşik Krallıkta yaşan arkadaşlardan oluşmaktaydı , ama bunun dışında 13 farklı ülkeden bir çok kişi gelmişti. 

Uzun süredir Kendo yapıyorum ve daha önce “kadınlar semineri” görmüştüm ama genel bir kitle için düşünülmüş bir seminer de ilk defa yarı yarıya bir oranda kadın ve erkek kendocular bir aradaydı. 



Yuki Ogata sensei, Japonya’daki çok bilinen bir kız lisesinin Kendo öğretmeni. Kendisi hem geçmişte hem de yakın zamanda bir çok başarıya imza atmış bir kendocu olarak hem öğrencilerine hem de bir çok kadın ve erkek kendocuya ilham kaynağı oluyor. 

2 sene önce geçirdiği bir sakatlık sonrası neredeyse hiç yürüyemiyorken , hem yakın dostlarının hem de dünyanın farklı yerlerinden bir çok sevenin desteği ile tekrar sağlığına kavuşarak son Tüm Japonya 7.Dan Kadınlar Şampiyonasını kazanmıştır. 

Elbetteki en yakın arkadaşı Mari Suenaga Sensei’nin desteğini de unutmamak lazım. Böylesi zor bir durumda hep yanında olmuş. 

Kesinlikle süper bir başarı !!!




Seminer kesinlikle kendine özgüydü. Her ne kadar her seviyeden (Mudan - Nanadan) kendocu aynı salonda toplanmış olsa da , Ogata Sensei her seviyeye de uygun çok güzel bir çalışma programı ile karşımıza çıktı.

İlk başlarda '' Bu kadar yeni ve düşük seviyeli Kendcularla nasıl çalışacağız'' diye düşünürken ona da bir fikri olduğu ortaya çıktı.

birinci gün iyi bir ısınma ve suburi çalışması ile başladı. Sonrasında katılımcıların seviyeleri görülebilsin diye kendi içimizde sıraya girdik. Bu işlem de bittiğinde 4-5-6-7.Dan'lar hep beraber tek bir grup oluşturdu ve mudan-1-2-3.Dan'lar da diğer bir grubu oluşturdu.

Elbette ki , tüm çalışmalarda olduğu gibi Kirikaeshi ile çalışmaya başladık. Ve sonrasında ise temel kihon teknikleri ve oji-waza'larla da devam ettik. Her tekniği Suenaga senseinin mükemmel sunumu ile de zihnimize kazıdık. 

Ama yalan söylemeyeceğim, bunca yıl içerisinde gözlerim bir çok hızlı sunuma alışmıştır diye düşünürken, Suenaga senseinin hızı gene limitlerimi zorladı.

Günün son etkinliği ise serbest Keiko idi. Her ne kadar sabırla ve hevesle Suenaga Senseinin sırada beklesem de gene talihin tokatını bir kez daha tattım. Tam bana sıra gelmiş ve selamlamıştım ki süre bitti. 
Sağ olsun hemen yanıma gelip ''Yarın ilk seninle Keiko yapacağım'' dedi.

Hem çok mutlu oldum bu ilk randevumuzu kaptığım için hem de çok üzüldüm. Çünkü hevesle bir hocanın önüne koşan onca insanın önüne geçme fikrinden asla hoşlanamadım. Tüm akşam ve ertesi günkü Keiko zamanına kadar kendi kendime ''Nasıl gideceğim? Ne diyeceğim?'' diye düşünerek geçirdim.

Pazar gününe yağmur ile başladık, hem ılık bir hava var hem de yağmur yağıyor. Kendi adıma daha çok mutlu oldum. İlk günün o bunaltıcı etkisinde kendo yapmak zorlayıcıydı.

Ikinci güne gene ısınma hareketleri ve 500 suburi ile başladık. 

Sonrasında gene ilk günkü gibi 2 gruba ayrılıp temel kihonları tekrarladık. Bu bölüm ilk güne oranla daha kısa sürdü.

Ardından 7'şerli grublar oluşturmamızı istediler. Ben seminerin şanslısı olarak güzel bir grubun parçası oldum. (2x 7.Dan , 3x 6.Dan , 1x 5.Dan ve 1x 4.Dan)  
Bu noktadan sonra geriye kalan tüm teknikleri bu grub ile ve istasyon çalışması şeklinde tüm saha boyunca çalıştık. En sevdiğim kesinlikle bu oldu.

Pestilimizin çıktığından emin oldukları zaman her grubun bir daire şeklinde dizilmesini istediler ve zamanlayıcıyı 20 saniyeye kurdular! 
20 saniyelik ''Ippon'' maçları yapacağımızı söylediler. Önce şöyle bir grubuma baktım. Hmm.... 2 tane GB milli takımı üyesi , 2 tane Fransa milli takımından 7.Dan , 1 tane polonya milli takımından bir bayan, geriye ben ve bir 6.Dan bayan kendocu kaldık.

Neyse en azından eğlenceli geçeceği garantiliydi. Gerçekten de son derece eğlenceli geçtiğini itiraf etmeliyim. Ama gene de grup içindeki kadınlar ile erkekler arasında ciddi bir güç dengesizliği görülebiliyordu.

Bizim grubun erkekleri ile yan grubun kadınlarını yer değiştirmek zorunda kaldılar, orada da gayet keyifli zaman geçirdiğimize inanıyorum. Grup içerisindeki en düşük seviyeli kişi bendim ama kendimi güzelce ifade edebildiğime de eminim.

Bu çalışmadan sonra benim karın ağrısı bölüm başlayacaktı. Kısa bir ara verildi, ara esnasında Suenaga sensei bana bakıp 1. kişi olduğumu işaret etti. Unutmamış !

Neyse Men'lerimizi giydik tabi bir sürü insan koşuyor sıraya girmek için ve utana sıkıla bende sıranın önüne doğru yaklaştım. Neyse ki gerekli açıklamayı ben yapmadan hoca yaptı. Ama halen çok rahatsız ediciydi.

Keiko'ya başladığımızda allahtan bu düşünceden kurtulabildim, bana göre güzel bir Keiko paylaştık. Suenaga senseinin inanılmaz hızlı Kore vuruşlarına bir çare bulamadığımı itiraf etmek zorundayım. 2 dakikalık bu serüvenden sonra Ogata Senseinin sırasına girdim ama sıra o kadar uzundu ki bana ulaşamayacağı belliydi.

Seminer güzel başladı ve kesinlikle de güzel bitti demeliyim. Hem çok şey öğrendim hem de çok ter döktüm.


Günün sonunda hep birlikte bir fotograf çektirmeden olmazdı.


Semineri düzenleyen patronum ve çalıştığım kurum olan KendoStar'a bir kez de buradan teşekkür ederim. Umarım bu ve benzeri bir çok semineri organize etmeye devam eder.



 Saygılarımla

Tonbo Cup 2025

Merhaba Arkadaşlar, Bir başka etkinlik ile sizlerleyim. Bu sefer bir turnuvaya konuk olacağız. Manchester Kendo kulübünün düzenli olarak org...