Merhaba Arkadaşlar,
Başlıktan da anlayacağınız üzere Edinburgh Seminerine gidildi, 3 gün süper çalıştık ve eve dönebildim.
Seminerin detaylarını bir önceki Edinburgh Semineri-Bölüm-1 de bulabilirsiniz.
Kesinlikle herkese ama herkese tavsiye edebileceğim bir seminer yaşadım. Yanlış anlama olmasın ! Herkese tavsiye ederim ama özellikle Kendo'yu bir ömür boyu eğitim olarak alanlara şiddetle tavsiye ediyorum.
Çok uzatmadan nasıl bir seminerdi ve 3 gün içerisinde neler yaşadığımı sizlerle paylaşmak istiyorum.
Blackpool'dan Edinburgh yaklaşık olarak 3,5 saatlik bir araba yolculuğu ile süper huzur dolu bir manzara eşliğinde gidilebiliniyor.
Cuma günü işden erkenden çıkarak hem havanın güzel oluşu hem de keyifli manzara eşliğinde akşam 6 civarında Edinburgh'a vardım. Spor tesisi sanırım Edinburgh'un en büyük kapalı ve açık imkanlarına sahip mekanıydı.
İlk çalışma için onların ''küçük salon'' dedikleri bir salona geçtik. Büyük yalandı inanın. Cuma akşamı için bence aşırı az kişiydik yaklaşık 30 kişi işlerinden veya evlerinden bir şekilde çalışma için gelebilmişlerdi.
McCall Sensei akşamın ilk konuşmasını yaptı ve kibar bir şekilde bu çalışmanın inanılmaz basit, rahat, sakin geçeceğini sadece ama sadece ufak bir yürüyüş ile başlayacağımızı ardından biraz Kihon, az Mawari-keiko, gikeiko ve uchikomikeiko ile Kirikoshi yapıp bitireceğimizi söyledi.
Öyle tatlı dilli öyle güler yüzlü söyledi ki, aklınıza hiç kötü bir şey gelmiyor .... ilginç walla.
Hiç de öyle olmadı! ilk 20 dakika salonu boylamasına en çılgın yürüyüş şekilleriyle ve hayatımda daha önce çalışmadığım şekillerde geçirdik. O kadar uzun zamandır böyle yürüyüş çalışmadığım için bir ara kendi kendime hayaller gördüğüme karar verdim.
Ardından yürüyüş bitti diye sevinirken bu sefer de salonu enine kullanacağımızı söyledi. tüm Kihon tekniklerini salonun eni boyunca yaptık. Kesin büyük bir günah işlediğime emin olmuştum artık.
Mawari-keiko ise, günün ödülü niteliğinde diye inanıyorum. Gerçi arka arkaya önce Yano Sensei 8.Dan sonra Andy Fisher 6.Dan ve daha sonrasında ise uzunun bir gikeiko'yu da McCall Sensei 7.Dan ile yapınca bir yanınız çok mutlu olurken, bazı organlarınız da içten içe isyanlar edip size ''aklından zorun mu var'' diye bağırıyordu.
İki nefes alayım diye tam kenara geçtim ki, Uchikomikeiko diye komut geldi. O yorgunluğun üzerinde salonu gene enine koşturduk .... bi saniye yetti mi tabi ki hayır. Salonu enine tam tur olarak bir Kirikashi yapmak şarttı. Gözlerim kararıyor yahu...
Akşam 22:00 da çalışma bittiğinde bende bittiğimi düşündüm cidden. Kendimi otele attığımda ''Yarın seminer başlıyor, sabah 9 akşam 4... bu akşam ki kadar abartmazlar'' diyerekten uyumaya çalıştım.
Cumartesi - ''Denediler ama başaramadılar''
Bugün bambaşka bir salondayız. Neden?
Bu kadar gereksiz büyük bir salona ne gerek var arkadaşım. Ama semineri düzenleyenlerde kendilerince haklılar tabi. Bir sene önce katılımcı limiti 100 kişi idi ve çok kısa sürede kayıtları kapmışlardı ve daha önce ki salona sığamamışlardı.
Ancak bu sene her hangi bir kişi limiti olmamasına rağmen hem WKC hemde önümüzdeki hafta İngiltere'de gerçekleşecek olan Yaz semineri katılımcı sayısını önemli anlamda etkilemiş durumdaydı. Yaklaşık 70-80 kişi geldi ve gitti.
Peki bu muhteşem gereksiz büyük salondaki çalışma nasıl olacaktı acaba?
Gene yürüyüş ile başladık çalışmaya .... evet ... evet tam düşündüğün gibi ... boyuna yürüyüş çalıştık! Öyle parkta veya piknikte yürür gibi yavaş bir yürüyüş de değil ayrıca, bildiğin en hızlı temponda gitmeni istiyorlar.
Ben kaçıncı turdan sonra artık hatırlamıyorum, nereden Taxi çağırabilirim diye düşünmeye başladım.
Çok uzatmayacağım, bir gün önce ki temel konuları düşünün sadece daha detaylı mı denir yoksa çok çeşitli mi ama az anlatımlı ve bol pratiklisini çok büyük bir salonda yaptık.
Tabi ki bu kalabalıkla çalışma 4'de bitemedi ve yarım saat daha uzadı tabi ki. Ama haklarını yememek lazım bizi bence öldürmeye çalıştılar ama başaramadılar!
Pazar - ''Dün olmadıysa belki bugün!!
Gene salona erkenden geldim... azimliyim.
Arkadaşlar, seminere gitmeyi gerçekten hem çok seviyorum hem de bazen de çok sıkılıyorum. Arka arkaya 3-4 gün boyunca günde 6 saat Kendo yapmak bazen beni gerçekten sıkıyor. Ancak yeni insanlarla tanışmayı seviyorum.
Bu seminere de dünyanın farklı farklı yerlerinden bir çok Kendocunun gelmiş olması gerçekten mutluluk verici.
Bu çalışma da bir önceki gibi başladı. Çooook uzun bir zamandan sonra ayağımı bantladığıma hala inanamıyorum.
Bugünkü Kihon çalışmaları dünkülerden daha çok çeşitli ve yoğundu. Her tekniğe doyduk diyebilirim. Bence süper geçti açıkçası, yürüyemiyoruz belki veya kollarımız kalkmıyor ama çok eğleniyoruz aman tanrım.
Aklıma gelmişken şu detayı sizlerle paylaşmak istiyorum. Seminer içerisinde sıraya geçtiğimizde bizden Dan sırasına geçin diye bir istekte bulunulmadı. Aksine karışık durabilirsiniz denildi.
Çalışma içerisinde ise Dan seviyelerine göre bir gruplaşma asla olmadı. Sadece kalabalık bir grup olduğumuz için ikiye bölündük ama her iki grupta da Kyusha'lar olduğu gibi 6.Dan'a kadar çeşitli seviyelerden arkadaşlar da vardı.
Aklınıza şöyle bir soru mutlaka geliyorduk ''Düşük seviyeli arkadaşlarla çalışmak zor olmadı mı?''
Bu önemli bir bakış açısını da beraberinde getiriyor. Öncelikle bu sadece bir seminer! Bu etkinlik içerisinde bir seviye sınavı yok! Haliyle seminerde gösterilen şeyleri çalışırken konsantre olmanızı istedikleri en önemli nokta ''iyi bir Motomachi'' olmanız ve gösterilen tekniği olabildiğince temiz yapmaya çalışmanız.
Elbetteki karşınızdaki kişi bazı noktalarda zorluk yaşayabilir, o zaman da bu nokta da Kendo'ya olan bakış açınız ile bir karar vermek zorunda kalıyorsunuz.
''Bana ne, ne uğraşacağım bunlarla'' dersiniz ve çalıştıktan sonra yerinize döner beklersiniz. Veya
''O da buraya bir şeyler öğrenmeye geldi benim gibi'' der ve elinizden geldiğince çalışabileceği ortamı oluşturmaya çabalarsınız. Daha yavaş ve anlayabileceği şekilde vuruşlar yapabilirsiniz.
Ben kendi adıma ikinci seçeneği tercih ediyorum. Birilerine azıcık dahi bir faydam dokunabiliyorsa süper.
Her neyse, son çalışmayı da tüm hocalarla Keiko yaparak bitirmek son derece güzel oldu. Gün sonunda da hocalardan çok olumlu yorumlar almak da ayrıca ayrı bir tat verdi.
İnanıyorum ki, her şey yolunda giderse ve bir aksilik yaşamazsam seneye tekrar bu seminere kesinlikle katılacağım.
Eğer sizinde yolunuz düşerse lütfen bu semineri kaçırmayın. Edinburgh 500 yıl başkentlik yapmış muhteşem bir şehir olması ve gene süper bir seminere ev sahipliği yapması ile daha da değerli bir şehir oldu benim için.
Tekrar görüşmek dileği ile :)